DOSYALARİsrail Araştırmaları

Hayal Kırıklıkları Ve Başarıların Gölgesindeki İsrail’in Caydırıcılık Sistemi

Hasımların düşmanca hareketlerini engellemek için verilen en güçlü ve zorunlu cevap; Kullanılan ‘caydırıcılık’ stratejisidir. Caydırıcılık, İsrail devletinin kuruluşundan beri kendine düşman olarak gördüğü devletlerin çıkarlarını, karalarını tehdit altına almak için uyguladığı politik stratejidir. İsrail kurulduğundan beri bu stratejiyi uygulamaya çalışmıştır.

II. Dünya Savaşının bitişinin ardından başlayan Soğuk Savaş dönemde gelişen caydırıcılık stratejisi Amerika Birleşik Devletlerinin ve Sovyet Birliğinin nüfuz ettiği bölgeler ve çıkarları arasındaki çatışma tarafları her iki ülkeyi büyük bir yıkıma yol açmaması için caydırıcılık stratejisini uygulamaya itmişti. Taraflar bu dönemde silahlanmaya gitmiş ve nükleer silah bulundurmaya başlamıştı. Ayrıca nüfuz ettikleri bölgeleri kontrol altına alarak bu bölgelerdeki silahlanmayı yaygınlaştırmışlardır.

Caydırıcılık politikası 4 kısımdan oluşur:

İlk kısım: ‘Kapsamlı Caydırıcılık’; Düşmanın var olmasını engelleyecek geniş saldırı stratejisi ile kapsamlı caydırıcılık politikası uygulamaktır.

İkinci kısım: ‘Caydırıcılıkta seçicilik’; III. Dünya Savaşı’nın çıkmamamsı için askeri varlığın sınırlı tutulmasını sağlamaktır.

Üçüncü kısım: ‘Hemen uygulanabilen Caydırıcılık’; Caydırıcı politikaları uygulayan ve maruz kalanlar arasındaki statükoyu değiştirmek veya düşmanları caydırıcılık politikasında taraf olmasını engel olmaktır.

Dördüncü kısım:  ‘Hemen uygulanamayan Caydırıcılık’; Caydıran taraflar arasındaki ittifaka düşmanların katılmasını engellemektir.

İsrail bu sistemi kurduğundan beri sistemi hem stratejik hem de güvenlik alanlarında uygulamaktadır. Hatırlanacağı üzere Arap – İsrail arasında yaşanan yerleşim yeri mücadelesi stratejik caydırıcılığın en bariz örneğidir. Bu politika ile sınırlı kuvvetle bölge mümkün olduğunca sakin tutulmuş ve düşmanlara karşı başarılı olduysa bile sadece belirli bir süre sürmüştü (Shell, 2015). İsrail siyasetinde, imzalanan anlaşma sonrasında caydırıcılık politikasına zarar veren güvenlik stratejisi planlaması çerçevesinde büyük mücadelelerin yaşandığı görüldü. Bu iddia edilen tartışmalar pek çok bölgeye ve İsrail’in caydırıcılık politikasına bağlı siyaset mekanizmasına yayıldı. Çünkü İsrail en son yenilgisini 2006’da Lübnan Savaşında almıştı. Akabinde İsrail Hava Kuvvetlerin yetenekleriyle savaşta İsrail’in restorasyonu gerçekleştirmişti.( Volal, 2015).

Caydırıcılık politikası etrafındaki tartışmalara geri dönüldüğünde yeni politikanın uç sınırı yaşanan savaştan sonra belirlendi. Caydırma politikasının kendi içinde suçlamalara tabi olması politikanın değişikliğini zorunlu kıldı. Hatta sistemle beraber özel, etkili bir özne halini aldı. Bu sebeple Acaba caydırma politikası fiili olarak geri döndü mü? 

İsrail Caydırma Politikasının Çeşitleri 

İsrail’in caydırma politikasının yönetmeleri ve araçları çeşitlidir. İlk Hükümetin Başkanı ve Savunma Bakanı olan Davıd Ben Guryon’un temellendirdiği gibi askeri caydırıcılık, güvenlik için en önemli yöntemdi. İsrail’in güvenlik okyanusundaki zorunlu fiili tutumu büyük güç olması hasebiyle düşmanlarının büyümesine engelleyip, yönetimlerinde söz sahibi olabileceği caydırıcı sistem düşünülmüştü (Hillary,2014). 

İsrail düşmanlarına karşı girdiği savaştan asla kaçmayacağından askeri düşmanlar siyasi güvenliğin bir parçası olmuştur. İsrail ordusunun askeri kapasitesi düşmanlara karşı uygulanan caydırıcılık politikası gereğince yeniden yapılandırıldı (Shell, 2015) Bir diğer taraftan ise İsrail’in caydırıcılık politikasını yukarıda belirtilen caydırıcılık politikasının ayrıldığı dört kısım ışında 4 bölüme ayırabiliriz:
 

 

 

 

 

  1. İsrail’in kuvvetli caydırıcılık politikası; Süpürücü güç kullanımıyla düşmanı tehdit ederek, düşmanı geri püskürtmeği Statükoyu değiştirmek için yeni adımlar atmak anlamına gelmektedir. İsrail’in bu varlığına karşı Arap devletlerinden, İsrail içine operasyonları yapabilmek için sızan çalışanlar cevap niteliğindedir (George,1993).
  2. İsrail’in sınırlı caydırıcılık politikasının hedefi düşmanların yapacakları eylem planlamalarının güç merkezini değiştirmektir. Sınırlı caydırırcılık savaş çıkarmayı kapsamamaktadır. Gidilen yola etki ederek yolun kırmızıçizgileri belirlemekti. Fakat bu politikanın askere maliyeti oldukça fazlaydı (Bar-Yosef, 1999).
  3. İsrail’in stratejik caydırıcılık politikası; İsrail’in varlığına tehdit olabilecek her türlü eylemi engellemek tıpkı kapsamlı savaşlarda faturası ağır olacak savaşın sonuçlanması için ikna etme çabalarıdır. Geleneksel orduların süresi boyunca onları hedef alacak soruşturmanın yasaklanması caydırırcılık poltikasının bir gereğidir (Mearsheimer, 1983). Caydırıcılık kapsamında zikredilen bu durum İsrail’i Nükleer belirsizlik politikasını korumaya itti ( Lüfert, 2016).
  4.  
  5. İsrail’in birikim caydırıcılığı politikası uzun vadeli bir politikadır. Arap – İsrail arasındaki çatışmayı hukuki yollardan sonlandırmayı amaçlamamış olsa da bu İsrail devleti açısından pek mümkün olmamıştır ( Bar-Yosef, 1999 ).
  6.  

Geçtiğimiz Yüzyılın 60’larında Sonlanan İsrail’in Caydırıcılık Politikası

İsrail Devleti gücünü inşa ettiğinden beri savaştaki zaferin mümkün bir gayret olduğunu fakat bu gayretin çoğunun caydırıcılık sisteminden gelen haklı bir başarı olduğuna tanıklık etti (Bar-Yosuf,1999).İsrail’in caydırıcılık politikası İsrail sınırlarına tamamen bir huzur getirmez. Buna rağmen her Arap Devleti İsrail’le mücadele edemeyecek hatta mücadele etmeyi düşünemeyecek çünkü kendi iç güvenliklerini tesis etmek hiç de kolay olmayacağından bu durum daha önce gelecektir. Fakat Ürdün’deki ve Mısır’daki Filistinli mültecilerin pek çok çabası İsrail’in içine sızarak ‘fedai’ faaliyetlerini uyguluyordu (Lipid, 2015).

60’lı yıllarda İsrail siyasetinde kendisine karşı olan saldırılara güçlü bir şekilde cevap verme stratejisi benimsendi. İsrail içine sızan fedailer pek çok İsrailliyi öldürülmesine sebep olmuştu. İlk üç sene boyunca 99 İsrailli öldürülmüştü (Lipid,2015). İsrail yönetimi bu saldırılara karşı İsrail içindeki fedaileri bitirmek için ‘süpürme’ operasyonlarıyla cevap verdi (Bar-Yosef,1999). Fakat bu süpürme operasyonları siyasi bir başarı gösterememişti. 1953’deki Kibya katliamdan ( İsrail’in isimlendirdiği Shoshana) sonra İsrail varlığını tehdit eden ve buna zarar verecek şekilde oluşturulan 101 düzensiz birime karşı kendisini askeri operasyonların içinde buldu ( Lipid,2015). Buna ek olarak; İsrail istihbaratı caydırıcılık politikasının bir gereği olarak siyasi suikastları gerçekleştirdi ( Lipid,2015).

İsrail’in Sina’daki operasyonlarında yaklaşık 2000 Mısır askerini öldürdü. 5000 civarında askeride esir aldı. Özellikle Ortadoğu’da yeni bir rejim kurmak için Cemal Abdul Nasır’ı düşürecek hedeflere yönelik saldırıda başarılı olamadı. Fakat bu saldırılar İsrail’in caydırıcılık politikasına katkı sağlayarak, Arapların İsrail’le karşı savaş çıkarmalarını engelledi. Buna ek olarak Cemal Abdul Nasır’ın iktidarda kalması Arapların İsrail’e karşı savaş çıkarmak için bir uyarı niteliğindeydi. Çünkü hezimet müttefiklerinde hezimetiydi ( Shlomo,2011).Böylelikle İsrail siyasetine katkı sağlayan bu gelişmeler 1956’da Mısır’a karşı açılan savaşa katıldı. Çünkü İsrail Fransa ile bağlarını güçlendirmeğe çalışıyordu. Yeni yıla girildiğinde tüm olaylar caydırıcılık politikasına katkı sağlarken Fransa’nın Nükleer projesine yardım etti (Shlomo,2011)

İsrail 1967’de karşı saldırıya geçti. İsrail, kendi içine sızan fedaileri azaltmak için uyguladığı caydırıcılık politikasına yeterli teknolojiye ve istihbarata sahip değilken devam ettirdi. Tüm bunlar Cemal Abdul Nasır’ın Gazze üzerindeki baskısını azaltmak için yapılmıştı. Ayrıca İsrail içine sızanların bulunmasına da katkı sağladı (Shlomo,2011). İsrail’in 1967 Haziran savaşında caydırıcılık politikasını açık bir şekilde uyguladığı görülmüştür. Arap devlet dengesi üzerine büyük başarı mümkün olsaydı; Özellikle Arap Devletlerinin dengesini teşkil eden, en büyüğü olmakla birlikte yönetimin geniş halk kitlelerine etkisi olan Mısır üzerinde açıkça sağlanan başarının devamı sağlanabilseydi; İsrail’in varlığına tehdit olacak savaşların engellenmesi İsrail’in caydırırıcılık politikasının hedeflerini kurabilirdi. Buna ek olarak savaş çözme mekanizmasına sahip İsrail kendi içerisinde bu başarıyı elde edemedi. ‘Bern Aharon’ bölgesinde meydana gelen 1967 Haziran savaşı İsrail’in en son açıkça aldığı başarıdır (Lebron,2008).

İsrail yaşanan savaştan sonra kesin bir şekilde savaşları bırakılıp, tüm gücün caydırıcılık sistemine harcanması gerektiğini ifade etti. 1968 11 Mart’ına gelindiğinde İsrail, Filistin-Ürdün sınırındaki Kiram köyüne saldırdı. İsrail, Ürdün ordusunun ve Filistinlilerin yiğitçe verdikleri direnişle karşılaştı. Tarihinde ilk defa yaşanan çatışmalarda savaş meydanda hasarlar, ölüler ve yaralılar oldu (Amutat Khel Imoh, 2016). İsrail’in kuvvetli(süpürme) ve sınırlı caydırıcılık hariç tüm caydırıcılık sisteminin başarısız olduğu kanıtlandı. Birikim caydırırcığında başarılı olduğu kaydedildi. İsrail varlık nedeninden dolayı tehdit edilme durumu ortadan kalktı. Daha sonra İsrail, kendisine karşı oluşan yıpratma savaşında caydırırcılık politikasını kullanamadı. Bern Aharon; ‘İsrail’in caydırıcılık politikasının yıldızı düştü’ şeklinde yorum yaptı ( Lebron,2008).

1976-2003 Arasındaki Dönemde İsrail’in Caydırıcılık Gücü 

1967 Haziran Savaşından sonra İsrail Ordusunun üstün yeteneği ve çatışmayı barışçıl yollardan çözme isteği caydırıcılıkla bir ilgisi olmamasına rağmen ordunun yıldızını parlattı. Böylece İsrail açıkça kendisine karşı harekete geçen kuvvetleri dizginlemek için uyguladığı caydırıcılık politikası düşmanlarını niteliksiz hale getirerek, kendisine karşı savaşa hazır muhalifleri etkisiz kıldırmaktadır. Yönetimin tam olarak ne düşündüğünü bilmeyen İsrail, 1973 yılında kendine karşı başlatılan savaşta Mısır’ın önder olması kendisine sürpriz olmuştu. Bu savaşın hedefi 67 savaşından önceki düzeni sağlamaktı. Bar-Yosef’a göre; ’İsrail bu savaşta caydırıcılık politikasının en büyük başarısızlığını elde etmişti’ (Bar-Yosef, 1999).

Eğer İsrail caydırıcılık politikasıyla savaş başlamadan önce düşmanları men edebilseydi. Askeri harekâta gerek kalmazdı. 1973’de Mısır ve Suriye’de başlatılan savaşı bize kurulan caydırıcılık politikasının solmaya başladığını açıkladı. Bir diğer taraftan 1973 Savaşından 3 ay önce İsrail’in caydırıcılık politikasını gerçekleştiren İsrail Savunma Bakanı Moshe Dayan İsrail’in eski anlaşmalar çerçevesindeki caydırıcılık politikasında savaşın olmadığını ifade etmişti. Mısır ve Suriye ile yaşanan anlaşmazlıklar savaşı yayarak, İsrail’in caydırıcılık politikası üzerine aşırı yük olup güvenilmez kılmıştır ( Henkin, 2013).

Böylelikle caydırıcılık politikasında savaşın bir kayıp olduğu tescillendi. İsrail açısından hiçbir askeri operasyon statükoyu değiştirmek için beklenen etkiyi gösterememiştir. Dr. Dov Tamari emellerinin; ’Sina’da ebedi olarak kalmak’ olduğunu söyledi ( Tamari 2016).Çünkü savaşın devamındaki tavizler, geri çekilmeler İsrail’in caydırıcılık politikasına bakışa zarar verdi. 

Filistin tarafında direniş devam etmesiyle beraber pek çok Arap devleti direnişe başladı. Bu direnişler İsrail’in caydırıcılık politikasına geri dönmesini sağladı. Daha sonra 1982’de Lübnan’da savaşa girdi. Hedefinde Filistinli direnişçiler vardı. İsrail ağır silahlar kullanarak yaptığı operasyonlarla Lübnan’daki Filistinlilere işkence etti. Böylece caydırıcılık politikasının büyük bir kısmı yenilenmiş oldu. Kuzey Bölgenin Komutanı olan Yossi Alan: ‘İsrail savaşı kullandığı hava, kara kuvvetleri ve istihbaratı ile kazandı.’ Dedi ( Feldman,2007).

Bununla birlikte İsrail tam anlamıyla güvenliğe ve sessizliğe kavuşamadı. Öyle ki birkaç sene sonra Filistin’de İlk İntifada başladı. İsrail’in caydırıcılık politikası müzakereye ihtiyaç duydu. Bu müzakere İsrail’in caydırıcılık politikasını yeniden kendisine karşı çıkan savaşa önlem almak için yapılandırmasına katkı sağladı. Tek başına operasyon yapmaktan kaçındı. ‘Bern’; Bundan sonra İsrail sorunlarını siyasi yoldan halledemedikçe, askeri yöntemlere başvurmayacaktır.’ Dedi (Lebron,2008).

Böylelikle İsrail caydırıcılık politikasına geri döndü. Bu geri dönüş politikada değişiklikler meydana getirdi. Statüko değişirken İsrail kendinden sonra gelene tamahkâr olmadı. İsrail 2000 yılında Lübnan’ın Güneyinden çekildi. ‘Bern Aharon’ ise İsrail’in zaferden yorulduğu yorumunda bulundu ( Lebron, 2007).

2006’dan Sonra İsrail’in Caydırıcılık Politikası Soldu

İsrail 2006’dan beri çeşitli muhalif gruplarıyla dört savaş yaşadı. İlk olarak 2006’da Lübnan Hizbullah’ına karşı iken ikincisi, üçüncüsü, dördüncüsü Filistinli direnişçilere karşı olarak Gazze Şeridinde sırasıyla 2008, 2012,2014 yıllarında yapıldı. İsrail bilinen yöntemlerden farklı olarak yeni seçilen savaş yöntemleriyle yapılan savaşlarda, ordunun düzeni Arap Devletiyle yaşanan ilk üç savaştaki gibi değildi. İsrail yönetiminde Tanzimat sloganı yükseldi. Operasyonlar bu yeni sloganı mümkün kılacak güce sahip değildi (Shell,2015).

Aynı zamanda, İsrail Lübnan’ın Güneyinde Hizbullah veya. Gazze Şeridi’indeki Filistinli gruplar, Hamas Hareketi ile olan savaş hariç hiçbir savaş ve Tanzimat’ta etkili olamadı. İsrail’de; Hamas Gazze şeride kontral altında tutuğunda İsrail’e karşı savaşa sürüklenmenden kendini hâkim bir şekilde savunmayı seçtiği gibi bir kanaat oluştu (Golf,2014). İsrail’in isteğin en azından umutlarının Gazze’de Hamas’a başarısız olması, yazılı olamayan standartlar İsrail’in kendisini tutatcak, sınırlarını belirleyecek bir ortam oluşturmuyordu.

İsrail’in Stratejik Caydırma Politikası

Direniş gruplara karşı başlayan mücadelede İsrail’in yetersiz kaldı. Böylece İsrail’in stratejik, süpürücü ve sınırlı caydırıcılık başarılı olamadı. İsrail pek çok caydırıcılık politikası izledi:
 

  1. ‘İtaat etmeden stratejik caydırıcılık’ İsrail, direnişçi gruplara karşı izlediği politikadır. Savaşta meydana gelen ağır faturadan kaçınmak için mücadelenin şiddeti azaltılıp caydırıcılığa geçildi. Bunun hedefi karşı karşıya kalınan ağır faturaların bitirilmesi ve gelecekte de bu tür sorunların ortaya çıkmaması idi ( Eileen,2015).
     
  2. İnsan topluluğuna dair stratejiyi temsil eden İsrail Filistinli direnişçilere karşı kendini tuttu. Eğer İsrail çatışma ile cevap verseydi tüm çatışmalar ağır olurdu. İsrail düşmanlarına karşı uyguladığı caydırıcılık politikası büyük kitlesel güce sahipken, İsrail yönetimi bu politikanın mümkün olmadığını söyledi ( Anbur ve Şhamir, 2013).
     
  3. Stratejik anlaşma banliyöde İsrail’in büyük askeri yeterliliğini göstermetedir. Özellikle de hava saldırısı bölgesindeki direnişçi gruplara etki ettiği gibi 2006’da Hizbullah ile yaşanan çatışmalara da büyük etki etmişti. İsrail ordusu eskiden karşı karşıya kaldığı hava saldırıları, roketler, sebebiyle tüm bölgelerdeki operasyonları hava kuvvetlerini kaplayacak şekilde yapmaya başladılar. Hedefleri hızlı savaşarak düşmanları tarafından gelecek olan savaşları azaltıcı bir caydırıcı politika izlemektir (Muahid Ruvet, 2009).
     
  4. Stratejik olarak kuvvet kullanmaya dönüş; direnişçi grupları ve Hamas tehdidini engellemek, siyasi, ekonomik açıdan güçsüz bırakmak için saldırı kuvvetine döndü (Golub,2014).
     

İsrail, bir daha direnişçi gruplarla karşılaşmayacağı stratejisine dönüldüğünde, İsrail açıkça banliyöde uyguladığı caydırıcılığa açıkça ihlaller getirerek, yaşam alanlarına roketler atıyorken hedefinde Hizbullah’ı caydırmak vardı. Böylece İsrail düşmanını sonucu ağır olacak bir savaşa mahkûm etti.
Yapılan bu operasyonlar İsrail’in Kuzeyinin sakinleşmesine katkı sağladı. Eski İsrail Hükümet Başkanı Ehud Olmert savaşı kazanacaklarını belirtti ( Henkin,2013).İsrail sadece bu hamleyle Hizbullah’ı caydırmayı başardı. Ayrıca Hizbullah liderlerinden sürekli tehdit aldığı Suriye Savaşına katılmasından dolayı İsrail sınır kuvvetleri bu bölgeleri kapsayacak şekilde genişledi.   Ayrıca Hizbullah Suriye içinde pek çok soruna gebeydi. Henkin’e göre: ‘Hizbullah, İsrail içinde barınacak varlık nedeni bulamamıştı.’( Henkin,2013)

Caydırıcı Siyasi Politikaya Sahip İsrail Direniş Gruplarını Caydıramadı

İsrail, Gazze’deki Direniş gruplarının faaliyetlerini caydırmakta başarılı olamadı. Gazze içindeki yaşanlardan sorumlu olan Hamas kendi bölgesinde yaşayanların İsrail’le herhangi konuda karşı karşıya gelmelerini yasaklamaktadır. Bu sebeple Hamas’ta güvenlik açığı başladı ve Gazze ekonomisi zor duruma düştü. Böylelikle en büyük kara sınırına sahip olduğu Mısır’ın siyasi parçası haline geldi. 2014 yılında savaş başladığında ordu eskisinden daha kuvvetli haledeydi. Böylelikle; barışı planlamayı reddeden Hamas, İsrail’in teorisini bitirebilirdi. Buna ek olarak, İsrail Gazze’deki son savaşta banliyö caydırıcılık sistemini kullanmıştı. Fakat direnişçi grupların hiç birinde geri çekilme olmadığında Golf :‘ Eğer Mısır’ın olaylarda yer alması istenmeseydi; İsrail’in caydırıcılık sistemi zayıflardı( Golf,2014).

İsrail caydırırcılık politikasına inanarak devam etmesine ve bunun adına ilgili tesisler oluşturmasına rağmen Hamas hiçbir şekilde korkmuyordu (Golf,2014). İsrail,Gazze savaşına İsrail’in caydırıcılık politikasıyla hiçbir bağlantısı olmadan Gazze savaşına kararlıkla devam etti.İsrail kendini çıkmaz içerisinde yeniledi. Bir taraftan kurulan tesisler olmasına rağmen boyun eğmeyen direnişçi gruplar, diğer taraftan caydırırcılık politikasının başarısız olmasıyla çatışma durumuyla karşı karşıya gelmesi ve devam eden tünel kazıları, gelişen füze saldırılarıyla bu sefer yaşanacak savaşın diğer savaşlardan daha şiddetli olabilme ihtimaline sahiptir ( Emira,2015).
Ulusal Araştırma Merkezi başkanı Amos Yadlin; Gazze’de yaşanan üç savaş sonrasında İsrail’in caydırıcılık politikasının başarısız olduğunu dile getirirken, İsrail’in en iyi silahlanmaya sahipken gelecekte önlenemez zorluklarla karşılaşmayacağı, Amerika 2014 Gazze savaşı sonrasında taraflar arası stratejik politikaların yenilenmesine dair açık desteğini İsrail’e verdi ( Yadlin,2014).

İsrail’in caydırıcılık politikası yönetimi, resmi tartışmalardan uzak olarak üst mevkilerin İsrail’in caydırıcılık politikasının solmasından korktuğu gibi korkmuyordu. Yisrael Beiteinu partisinden olan Avigdor Liberman Ulusal Araştırma merkezinde güvenlik çalışan muhatabına; 2014 Gazze savaşı İsrail’in caydırıcılık politikası haricinde fakat ona katkı sunacak şekilde gerçekleşmemiş savaş hedefleri dair askeri harcamaların kesilmesinde alternatif bir caydırıcılık gücüne sahip olmalıdır ( Maariv,2015). Böylelikle, Yeş Atid partisi başkanı‘ Yair Lapid’ Liberman’la aynı görüşte olduğunu vurgulayarak Batı Şeria’daki İsrail’e düşman gruplara karşı operasyonları arttırmasına rağmen nükleer güçle de başarılı olamayan İsrail politikasının tekrar caydırıcılığa dönmesi gerektiğini söyledi ( Yesh Atid, 2015).

İsrail Hükümet Başkanı Benjamin Netenyahu son yaşanan Gazze savaşının İsrail’in caydırıcılık politikasını yenilemek olduğunu saklamadan ifade etti. Bundan dolayı İsrail’de caydırıcılık politikasına geri dönme şuuru oluştu. 2006’dan beri en sakin zamana girilmiş olundu ve İsrail bu zamanda en iyi silahlanma imkânını elde etti. Bu durum da düşmanlığın bitip yerine barışın inşa edilmesine katkı sağlamadı.

İsrail kuruluşundan özellikle de altmışlardan kendi politikasında büyük bir değişikliğe gittiğinden beri caydırıcılık politikasının katkısını görmekteydi. ‘ Şaul Şay’ a göre; Caydırırcılıkta etkili olamayan, caydırıcılık politikası uygulayan ile politikanın uygulandığı devletin hukukunu ihlal edebilir ( Shell,2015).

Açık siyasi düzenlemeler ile şeklini alan caydırıcılık politikası başarıya ulaştı. Gazze’deki ekonomik zorluklar ve kendine karşı olan gruplar hariç çatışmalar, çelişkiler arasında kalan caydırıcılık politikası pek başarı gösteremedi. Bu sebeple gelecekteki savaşların kızılcımı olmaktadır. Güney cephesindeki huzurun devamı için Batı Şeria’nın iyileştirilmesini günümüzde de pek çok kişi dile getirmektedir.

 Söylenen odur ki; İsrail caydırıcılık gücüyle 1973 savaşından sonra kendisine karşı Arap Devletleriyle, düşmanlığı engelleyerek, bozuk olan arasını düzeltebilir ve uzun bir huzur ortamının kurabilirdi. Aynı zamanda İsrail, Hizbullah ve Hamas gibi ‘cihad’çı gruplara karşı caydırıcılık politikası uygulamanın zor olduğuna karar verdi. İsrail’ in caydırıcılık politikasının zayıflamasının en önemli sebebi, İsrail’in girdiği her mücadeleden barışla ayrımlamamış olmasıdır. Böylece İsrail’in askeri operasyonlarından daha faydalı olan caydırıcılık politikası önemini yitirdi.

KAYNAKÇA

Aabarr Golub, Hrtha Yenilenmiş düşünce, (Khchiba Mkhaddch Hamas'a karşı caydırıcı siyaset), Milli Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü, 2014.
http://www.inss.org.il/uploadImages/systemFiles/%D7%94%D7%94%D7%A8%D7%AA%D7%A2%D7%94%20%D7%9B%D7%9C%D7%A4%D7%99%20%D7%97%D7%9E%D7%90%D7%A1%20%E2%80%94%20%D7%97%D7%A9%D7%99%D7%91%D7%94%20%D7%9E%D7%97%D7%95%D7%93%D7%A9%D7%AA.pdf

Aabarr Golf, Hamas’a Karşı Caydırıcılık, Haaretz, 17 Ağustos, 2014.
http://www.inss.org.il/uploadImages/systemFiles/%D7%94%D7%A8%D7%AA%D7%A2%D7%94%20%D7%9C%D7%90%20%D7%AA%D7%95%D7%A2%D7%99%D7%9C%20%D7%A0%D7%92%D7%93%20%D7%97%D7%9E%D7%90%D7%A1%20–%20%D7%9E%D7%90%D7%9E%D7%A8%20%D7%93%D7%A2%D7%94%20%D7%9E%D7%90%D7%AA%20%D7%

Ephraim Anbur, Eitan Shamir, Koch Hideshi, İsrail stratejisi çatışma çözümleri , Ramat Gan, Bar-İlan Üniversitesi,2013.

Ephraim Lapid, Hmsttnim Shell, Henwt Hkhmicim, Fbaullac Htjmul Hisraialat, Mtzllo elliler ve İsrail tepki eylemleri, İsrail Savunma Kaynakları, 10 Kasım,2015.
http://www.israeldefense.co.il/content/%D7%94%D7%9E%D7%A1%D7%AA%D7%A0%D7%A0%D7%99%D7%9D-%D7%A9%D7%9C-%D7%A9%D7%A0%D7%95%D7%AA-%D7%94-50-%D7%95%D7%A4%D7%A2%D7%95%D7%9C%D7%95%D7%AA-%D7%94%D7%AA%D7%92%D7%9E%D7%95%D7%9C

Horne Bourne, Keisha Hejn stratejileri, Fashlum Shell Yisrael: Wombat Khozar Bcenta Hishchett, İsrail’in 60’larda Başarısız Olan Barış ve Güvenlik Stratejisine Yeni Bir Bakış, Yisrael Bcenta Hushaym,2008.

Ahern LeBron, Aaivim Mlenzakh: Kama Nahun Hishnaa Vhbra Fmdua, Mlhimit, (Zafere Bağlı; Doğruluğu bilinmeyen II.Lübnan Savaşı ve Acıları), Mahkori Mediniot Ariel Merkezi, 2007.

Uri Bar-Yosef, Khmhim Henwt Hrtaa Israialat, İsrail’in 50 yıllık caydırma politikası; Geçmişte Yapılanlar ve Gelecekte Yapılacaklar, Markhot; İsrail Ordu Yayınları,Ekim,1999, sf.365.

Dov Tamari, Mtsuk Eitan Hmarkha Hbia, Gazze Savaşından Bir Sonraki Savaşlara, Bougres.
https://www.amutatmabal.org.il/?CategoryID=602

Raffi Lüfert, Haimnim Drousha Hrtha Granit Gloria Yisrael?, ( İsrail’in Nükleer Caydırıcılık politikasına ihtiyacı var mı?), Bougres.
https://www.amutatmabal.org.il/?CategoryID=176

Zakho Shlomo, Binyat Koh Hatzma Shell Yisrael, (Caydırırcılık Politikasının İnşası), Markhot, Ekim,2011.

Shaul Shay, Bayn Hkhraa Hrtaa Tefisat Hejn Shell Israial, (Caydırıcılık Politikası ve Yargılamalar arasında İsrail’in Güvenliğine Bakış), Herzliya Konferansı,Haziran,2015.
http://www.herzliyaconference.org/_Uploads/dbsAttachedFiles/SHAULshay.pdf

Amos Yadlin, Hamasan Hstrateji Sell Chok Eitan,( 2014 Gazze Savaşındaki Stratejik Denge), Milli Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü, Ekim,2014.
http://www.inss.org.il/uploadImages/systemFiles/amos_zuk.pdf

Ami Eileen,Yawm Uyna Teem Hral Amnon Shahak Evkin,( Amnon Shahak Evkin Gününü Anma), Hummerkaz Wehbethum, 1 Şubat,2015.

Amutat Hıla Imoh, Mptsaa Karome 1968, (Kerame Savaşı 1968), 2016.
http://www.himush.co.il/?section=150

Mark Hillary, Hartaa Hisraialat Ouhra Mptsaa Chok Eitan,( İsrail’in Gazze Savaşındaki Caydırıcılık Politikası), Milli Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü, Ekim, 2014.
http://www.inss.org.il/uploadImages/systemFiles/ההרתעה%20הישראלית%20אחרי%20מבצע%20צוק%20איתן.pdf

Maariv, Lieberman:. Mptsaa Chok Eitan Sheika T. Hleno,( Liberman: İsrail’in Caydırıcılık Politikasını yerle bir eden 2014 Gazze Savaşı), 17 Şubat, 2015.
http://www.nrg.co.il/online/1/ART2/677/162.html

Raot Enstitüsü, Canutoana Dahyah,( Banliyo Antlaşması), Raot Enstitüsü Yayınları, 12 Haziran 2009.
http://reut-institute.org/he/Publication.aspx?PublicationId=3672

Noam Amir, Hamas Khaufer Mnehru Mtaknn Khalifa emissarium Avictebeot Hrcot, (Hamas’ın Kazdığı Tüneller ve Füze İyileştirme Programları), Maariv, 7 Temmuz, 2015.
http://www.maariv.co.il/news/military/Article-487764

Volal, Olmert: Nasarllah İsrail’e Karşı Savaş Çıkarmaktan Korkuyor,10 Temmuz, 2008.
http://news.walla.co.il/item/1311454

Jill Henkin,Eğer Hizbullah Caydırılamazsa Ne Olur?, Milli Güvenlik Araştırmaları Enstitüsü,  Mart, 2013.
http://www.inss.org.il/uploadImages/systemFiles/ומה%20אם%20לא%20הרתענו%20את%20חזבאללה.pdf

Yesh atid, Lapid: Hükümet Başkanlığının Kendisini Başarısız Olarak Tanımlamasını İstedi,  16 Şubat, 2015.
http://www.yeshatid.org.il/inss

Yossi Feldman, Zichron Vlmekhem Mmlhat shalom Hjalil,( Galile’deki Barış Savaşının Hatıraları, Markhot, Temmuz,2007, sf. 52-53.

İngilizce Kaynaklar

George, A. (1993). Forceful Persuation: Coercive Diplomacy: as an AlternativeI to War. Washington, d.c: United; States Instituteof Peace :Press.

Mearsheimer, j. (1983). Conventional Deterrence. ithaca: cornell University Press.

Daha Fazla Göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu